15 November 2024

Foto İhsan’ın fotosu (Kısa öykü)

 


Foto İhsan’ın fotosu

 

 

İhsan’ın İstanbul’dan Tahtakale’den ikinci el Rus mallarının satıldığı bir işporta tezgahından aldığı Zenit marka fotoğraf makinesi kasabanın tarihinin belgelenmesinde çok önemli bir oynamıştı.

Zülfiye’nin nişanında, Sabri’nin sünnetinde, Ahmet ile Seniha’nın düğününde, Mustafa’nın mezuniyet töreninde çekilen fotoğraflar aile albümlerinde yerlerini almışlardı.

“İhsan abi, nişanımda fotoğrafları sen çeker misin?”

“Tabii ki sevgili kardeşim.”

“Abi oğlanın sünneti var. Davetlimizsin. Bir iki fotoğrafını da çekersin artık yeğeninin.”

“Tamam, kardeşim merak etme.”

Böyle işte. Bütün mutlu törenlerde, kasabasının inşaatı yeni biten okulunun açılışında, askerde İhsan gözü hep vizörde, görevde.

İhsan bir gün aniden öldü.

Halbuki hastaneye güle oynaya gitmişti. Ameliyatta bir şeyler ters gitmiş, hayatını kaybetmişti.

Kasabalılar birden İhsan’ın hayatlarında ne kadar müstesna bir yeri olduğunu fark ettiler.

Can kardeşi, arkadaşı Memduh, İhsan’ın cenazesinde kullanılacak yakalıkların basımı ve tabutunun önüne konulmak için bir fotoğrafını aradı.

Bulamadı.

Annesine sordu. Yoktu.

Fotoğrafçı İhsan’ın fotoğrafı yoktu.

Yıllarca Zenit fotoğraf makinesinin vizöründen kasabaya bakan İhsan’ın kameranın önüne geçmeye fırsatı olmamıştı hiç.

Sonunda İhsan’ın ilkokul diplomasındaki siyah önlük, beyaz yakalıklı vesikalık fotoğrafını çoğaltıp durumu kurtardılar.

 

No comments: